24 Şubat 2012 Cuma

Araştırma Yöntem ve Teknikleri - Tez İncelemesi

Hazırlayan: Tülay GÜLTÜRK






                                                    T.C.
TÜRKİYE VE ORTADOĞU
AMME İDARESİ ENSTİTÜSÜ




EĞİTİM YÖNETİMİ
YÜKSEK LİSANS PROGRAMI



ARAŞTIRMA YÖNTEM VE TEKNİKLERİ



TEZ İNCELEME ÖDEVİ







TÜLAY GÜLTÜRK



ANKARA-2011






1.Bölüm
Tezin Şekilsel Olarak İncelenmesi

TEZİN/ARAŞTIRMANIN BAŞLIĞI
BİLGİ TOPLUMUNDA OKUL VE MEDYA İLİŞKİSİ:
TÜRKİYE ÖRNEĞİ
TEZİ HAZIRLAYAN
Nermin YILMAZ

TEZİN YAYINLANDIĞI ÜNİVERSİTE/ENSTİTÜ/ANA BİLİM DALI/BİLİM DALI:
Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı
Eğitim Yönetimi ve Denetimi Bilim Dalı

TEZ DANIŞMANI
Prof. Dr. Muhsin HESAPÇIOĞLU
TEZİN YAYINLANMA YERİ VE TARİHİ
İstanbul, 2007
TEZ DÜZEYİ
Yüksek Lisans Tezi (248 sayfadan)
TEZİN BÖLÜMLERİ
BİRİNCİ BÖLÜM
1. GİRİŞ
1.1. Problem
1.2. Amaç
1.3. Önem
1.4. Varsayımlar
1.5. Sınırlılıklar
1.6. Tanımlar
“Giriş bölümü 10 sayfadan oluşmuştur. Bu bölümde araştırmaya konu olan problem durumu ifade edilmiş,araştırmanın amacı, önemi, varsayımları, sınırlılıkları belirtilmiş ve araştırma ile ilgili bazı terimlerin tanımlarına yer verilmiştir

İKİNCİ BÖLÜM
2. LİTERATÜR TARAMASI
2.1. Bilgi Toplumu
2.2. Okul
2.3. Medya
2.4. Okul ve Medya İlişkisi
2.5. İlgili Araştırmalar
2.5.1. Türkiye’de Yapılan Araştırmalar
2.5.2. Yurtdışında Yapılan Araştırmalar
Bu bölümde “bilgi toplumu”, “okul”, “medya”, “okul-medya ilişkisi” incelenmiş ve “ilgili araştırmalar” özetlenmiştir. Burada araştırmanın önemi ve amaçları doğrultusunda yapılan literatür çalışması yansıtılmıştır.. Tezin bu bölümü 76 sayfadan oluşmuştur.”

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
3. YÖNTEM
3.1. Araştırma Modeli
3.2. Evren ve Örneklem
3.3. Veri Toplama Araçları
3.4. Anketin Uygulanması
3.5. Verilerin Çözümlenmesi ve Yorumlanması
“Tezin bu bölümü 4 sayfadan oluşmuştur. Tezin bu bölümünde tezin oluşturulmasında yararlanılan araştırma modeli, araştırmanın evreni ve örneklemler, veri toplama araçları, anket uygulaması ve verilerin analizleri ve yorumlarına yer verilmiştir.”

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
4. BULGULAR
4.1. Grubun Genel Yapısına İlişkin Bilgiler
4.1.1. Yöneticilere İlişkin Tablolar
4.1.2. Medya Mensuplarına İlişkin Tablolar
4.2. Araştırmanın Hipotezlerine Ait Analizler
4.2.1. Verilen Cevapların Medya Mensubu ya da Eğitim Yöneticisi
Olmaya Bağımlı Olup Olmadığını Belirlemeye Yönelik Kikare
Analizi Sonuçları
4.2.2. Eğitim Yöneticilerinin Cevaplarının Sahip Oldukları Çeşitli
Özelliklere Bağımlı Olup Olmadığını Belirlemeye Yönelik
Kikare Analizi Sonuçları
4.2.2.1. Eğitim Yöneticilerinin Cevaplarının Çalışılan Okul Türüne
Bağımlı Olup Olmadığını Belirlemeye Yönelik Kikare
Analizi Sonuçları
4.2.2.2. Eğitim Yöneticilerinin cevaplarının Görev Türü
Değişkenine Bağımlı Olup Olmadığını Belirlemeye
Yönelik Kikare Analizi Sonuçları
4.2.2.3. Eğitim Yöneticilerinin Cevaplarının Cinsiyet Değişkenine
Bağımlı Olup Olmadığını Belirlemeye Yönelik Kikare
Analizi Sonuçları
4.2.2.4. Eğitim Yöneticilerini Cevaplarının Yöneticilerin Kıdem
            Değişkenine Bağımlı Olup Olmadığını Belirlemeye
            Yönelik Kikare Analizi Sonuçları
4.2.2.5. Eğitim Yöneticilerinin Cevaplarının Okulun Halkla İlişkiler
            Biriminin Varlığı Değişkenine Bağımlı Olup Olmadığını
             Belirlemeye Yönelik Kikare Analizi Sonuçları

“Tezin bu bölümü 89 sayfadan oluşmuştur. Araştırmanın bu bölümünde örneklem grubunu tanıtıcı betimsel değerlere ve araştırma hipotezlerine yönelik analiz sonuçlarına yer verilmiştir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
5. SONUÇ, TARTIŞMA VE ÖNERİLER
5.1. Sonuç ve Tartışma
5.2. Öneriler

“Tezin sonuç bölümü 17 sayfadan oluşmuştur. Bu bölümde tezin giriş bölümünde ortaya konan ana problem ve probleme yönelik eğitimcilere, medya mensuplarına ve araştırmacılara önerilerde bulunulmuştur.”
2.Bölüm
Tezin İçerik Yönünden İncelenmesi

TEZİN PROBLEM CÜMLESİ

Günümüz bilgi toplumunda okul ve medya ilişkisi nasıl işlemektedir?
Yöneticilerde olması gereken okul-medya ilişkilerinin resmî ve özel ilköğretim okul
yöneticilerinde var olup olmadığı, okul yöneticileri ve medya mensuplarının okul medya
ilişkileri konusundaki algı ve görüşlerinin karşılaştırılması, bu araştırmanın
problemini oluşturmaktadır.
Günümüzde toplumsal olayları en çok etkileyen faktör “kitle iletişim
araçları”dır. Bu nedenle. “kitle iletişim araçları ile eğitimi, demokratik bir ortamda
sürdürme yollarını nasıl aramalıyız?”, “Medya ile eğitim yöneticisi nasıl bir araya
gelebilir ve eğitimin bazı problemlerinin çözüm yolları nasıl bulunabilir?” soruları
cevaplanmaya çalışılmalıdır.

TEZİN AMACI

Bu araştırmanın genel amacı, bilgi toplumunda okul ve medya ilişkilerinin
araştırılmasıdır. Bu genel amaç doğrultusunda okul yöneticileri ile medya
mensuplarının okul-medya ilişkileri düşünce ve algılarına bakılmıştır.
Bu çalışmanın önemli bir amacı da fazla çalışma yapılmayan okul ve medya
ilişkileri bilgilerini objektif bir şekilde rapor etmektir. Bu objektifliğin bir parçası
okuldaki yöneticilerin okul yöneticiliği sorumluluklarını medyadaki çalışanların
medyanın eğitim işlevi görevini ortaya koyarak okul ve medya ilişki boyutunu
araştırmaktır.
TEZİN/ARAŞTIRMANIN ÖNEMİ

1. Üzerinde fazla araştırma yapılmayan bu alandaki eksikliği önemli ölçüde
giderecektir.
2. Bu araştırma ile resmî ve özel okulların medya ile olan ilişkileri
karşılaştırılabilecektir.
3. Bu araştırma ile özel ve resmî ilköğretim okulları yöneticilerinin medya
iletişim becerisine sahip olup olmadıkları ortaya konulabilecektir.
4.Bu araştırma okul-medya ilişki düzeyine bakmak açısından önem
taşımaktadır.
5. Bu araştırmaya dayanarak hizmet içi eğitimlerle ilköğretim okulları
yöneticilerinin medya ilişkilerinin geliştirilmesi sağlanabilir.
6. Bu araştırma bilgi toplumunda eğitim ve medya arasında en verimli ilişkinin
nasıl sağlanabileceğini ortaya koyacaktır.
7. Bu araştırma eğitim kurumları ile medya arasında kopukluğun
giderilebilmesi ve eğitimde medyadan faydalanılması açısından önem taşımaktadır,
8. Okulun çocukta medya bilincini nasıl oluşturabileceğine dair bilgiler
sunacaktır.
9. Bu araştırma konuyla ilgili Türkiye’de bundan sonra yapılacak araştırmalara
ışık tutacaktır.

 VARSAYIMLAR
1. Kaynaklardan elde edilen bilgi, görüş ve düşünceler doğru kabul edilmiştir.
2. Ankete katılan yöneticiler anketi samimî, ciddî ve objektif bir şekilde
yanıtlamışlardır.
3. Anket soruları araştırmanın amacına hizmet eder niteliktedir.
4. Özel ve resmî ilköğretim okul yöneticilerinin ve medya mensuplarının okul-medya
ilişkilerine yönelik algılarının araştırılabilmesi için alınan örneklem sayısının
yeterli olduğu kabul edilmektedir. Araştırmanın örneklemi araştırmanın evreni olan
Türkiye’yi temsil etmektedir.

TEZİN SINIRLILIKLARI
1. Araştırma İstanbul İli Avrupa Yakası ilköğretim okulları ve medya kuruluşları ile sınırlıdır.
2. Araştırma özel ve resmî ilköğretim okullarında görev yapan okul müdürleriyle müdür yardımcıları ve medya (yazılı, görsel, işitsel, internet) kuruluşlarında çalışan medya mensupları (genel yayın yönetmeni, yazı işleri müdürü, görsel yönetmen, program müdürü / şefi, editör, köşe yazarı, eğitim yazarı, yazar, redaktör, muhabir) ile sınırlıdır.
3.Araştırmanın konusu ilköğretim okulları ile medya kurumlarını kapsamaktadır.
4. Araştırmanın süresi yüksek lisans tez süresiyle sınırlıdır.
5. Araştırma yüksek lisans tez süresi boyunca ulaşılan bilgi ve bulgularla sınırlıdır.
6. Bu araştırma araştırmacının zamanı, bilgi kaynakları, meslek tecrübesi ve maddî imkânlarıyla sınırlıdır.

TANIMLAR
Araştırmada geçen belli başlı terimlerin tanımları aşağıda verilmektedir.
Bilgi Toplumu: Bilgi toplumu, yeni temel teknolojilerin gelişimiyle bilgi
sektörünün, bilgi üretiminin, bilgi sermayesinin ve nitelikli insan faktörünün önem
kazandığı, eğitimin sürekliliğinin ön plâna çıktığı, iletişim teknolojileri, bilgi
otoyolları, elektronik ticaret gibi yeni gelişmeler ile toplumu ekonomik, sosyal,
kültürel ve siyasal açıdan sanayi toplumunun ötesine taşıyan bir gelişme aşaması
olarak tanımlanır (C.C. Aktan ve M. Tunç, 1998, s.120-121).
Bilgi Okuryazarlığı: Bilgi okuryazarlığı, bilgiyi etkili kullanabilmek amacıyla
yazılı kaynaklar, internet, görsel, işitsel medya türlerini tanıyabilme, istenilen bilgiyi
bulabilme, değerlendirebilme ve seçebilme becerisi olarak tanımlanır (A. Altun,
2005, s.49).                                               
Medya Okuryazarlığı: Medya karşısında pasif bir alıcı olmak yerine, medyayı
okuyabilmek, medyanın dilini çözebilecek bilinç düzeyine ulaşarak iletişim
olgusunda aktif bir birey olarak yer alabilmektir (MEB Talim Terbiye Kurulu ve
RTÜK, 2006, s.6).
Sosyalleşme: Sosyalleşme toplumun değerlerini, normlarını, beklentilerini
önce öğrenip daha sonra kişiliğinin bir parçası haline getiren bireylerin, topluma mâl
olması sürecidir (H.Y. Celkan, 1991, s.57).
Medya (=Kitle İletişim Araçları): Medya deyimi, Latince ortada bulunan,
aradaki, araç anlamlarına gelen “medium” kelimesinin bir türevidir. Bu anlamı ifade
etmek için batı dillerinde “kitle iletişim araçları” karşılığı olan “mass media” ifadesi
kullanılmaktadır (D. McQuial, 1994, s.41-42).
Yazılı Medya: Yazılı medya gazete ve dergi yayımcılığını içerir (C. Aydede,
2004, s.36).
Görsel Medya: Görsel medya televizyonu içerir (C. Aydede, 2004, s.37).
İşitsel Medya: İşitsel medya radyoyu içerir (C. Aydede, 2004, s.37).
Okul Yöneticisi: Bir okulun ya da okul türünün yönetici başı ve mesleksel
önderi (R. Öncül, 2000, s.819).
Halkla İlişkiler: Halkla ilişkiler, yönetimin felsefesi, bu felsefenin yürütülen
politika ve eylemlerle görüntülenmesi, bir yönetim fonksiyonu ve karşılıklı anlayış
ve iyi niyetin sağlanması için, kamuoyu ile haberleşme yöntemlerinden yararlanarak
bu felsefenin, politikanın uygulamanın ve eylemlerin açıklanmasıdır (A. Asna, 2006,
s.10).
Medya İlişkileri: Medya ilişkileri, kurumların ve kurumları temsil eden
kişilerin, halkla ilişkiler uygulayıcılarının medyayla=basın yayın organlarıyla iletişim
halinde olduğu her düzeyde ilişkiler ağına denir (C. Aydede, 2004, s.14).
TEZDE KULLANILAN YÖNTEMLER

3. YÖNTEM
3.1. Araştırma Modeli
Bu çalışma çocuğa en kaliteli eğitimi vererek hayata hazırlamak adına okul ile
medya arasında en verimli ve uyumlu ilişkinin sağlanabilmesi için okul yöneticileri
ile medya mensupları arasındaki ilişkinin hangi düzeyde olduğunun belirlenmesi
amacıyla nicel araştırma türünde yapılmıştır.
Araştırma genel tarama (survey) modelidir. Genel tarama modelleri, çok sayıda
elemandan oluşan bir evrende, evren hakkında genel bir yargıya varmak amacı ile
evrenin tümü ya da ondan alınacak bir grup, örnek ya da örneklem üzerinde yapılan
tarama düzenlemeleridir (N. Karasar, 2004, s.79).
Araştırmada İstanbul Avrupa Yakası’ndaki okul yöneticileri ve yardımcıları ile
medya yöneticileri ve mensupları arasındaki görüşler ve algılar karşılaştırılmıştır.
Okul yöneticilerinin ve medya mensuplarının görüşlerine ve algılarına bakılmıştır.
Araştırmadaki bağımsız değişkenlerin arasındaki ilişkiler ve bu ilişkilerin yönü
incelenmeye çalışılmıştır.

TEZİN EVRENİ VE ÖRNEKLEMİ

Bu araştırmanın evrenini Türkiye’deki özel - resmî ilköğretim okul yöneticileri
ve medya mensupları oluşturmaktadır. Bu araştırmanın çalışma evrenini ise İstanbul
İli Avrupa Yakası sınırları içindeki özel ve resmî ilköğretim okul yöneticileri ve
medya mensupları oluşturmaktadır.
Araştırmada İstanbul İli Avrupa Yakası’ndaki 21 ilçenin tümü örnekleme dahil
edilmiştir. 21 ilçedeki 836 resmî ve 131 özel okul olmak üzere toplam 967 ilköğretim
okulunun tümüne ulaşılmıştır. Bu okullarda görevli bir okul yöneticisi ve bir müdür
yardımcısı olmak üzere 1343 kişilik yönetici örneklem grubu oluşturulmuştur.
Bu araştırmanın medya örneklemini, İstanbul Avrupa Yakası’nda yer alan ve
yöneticilerinin izin verdiği 45 medya (yazılı-görsel-işitsel-internet) kurumunda
çalışan ve anket doldurmayı kabul eden 446 medya mensubu oluşturmaktadır.

VERİ TOPLAMA ARAÇLARI

Araştırmada veri toplama aracı olarak okul yöneticileri ve medya mensupları
için ayrı ayrı anketler geliştirilmiştir.
Anket maddeleri okul ve medya ilişkilerini belirlemeye yönelik olarak “medya
eğitimi-medya yeterliği”, “medyadan faydalanma”, “medyanın etkileri” boyutları ele
alınarak okul yöneticilerinin ve medya mensuplarının görüşlerinden ve ilgili
literatürden yararlanılarak hazırlanmıştır

VERİLERİN ÇÖZÜMLENMESİ VE YORUMLANMASI
İstatistiksel çözümlemelere geçmeden önce, demografik değişkenler
gruplandırılmış, ardından okul yöneticilerine ve medya mensuplarına uygulanan
anketler değerlendirilmiştir. Daha sonra elde edilen verilerin istatistiksel çözümlemeleri bilgisayar ortamında gerçekleştirilmiştir.
Bu aşamada, araştırma grubunu oluşturan okul yöneticileri (görev, görev
yapılan ilçe, okul türü, mezuniyet durumu, branş, bu dahil kaç okulda çalışıldığı, bu
okuldaki kıdemi, meslekî kıdemi, yöneticilikteki kıdemi, okul mevcudu, okuldaki
sınıf sayısı, okuldaki öğretmen sayısı, okuldaki diğer personel sayısı, ailede başka
öğretmen olup olmaması, medeni durum, ikamet durumu, çocuğunun olup olmaması,
iki hafta veya daha uzun süreli meslekî eğitim alınıp alınmadığı, okulun halkla
ilişkiler odasının bulunup bulunmaması, okulun araç-gereç odasının bulunup
bulunmaması, okulun internet imkânının bulunup bulunmaması, okulun televizyon
odasının bulunup bulunmaması, okulun kütüphanesinin bulunup bulunmaması,
kütüphanede gazete-dergi bulunup bulunmaması, okulun sekreterinin bulunup
bulunmaması, okulun santral operatörünün bulunup bulunmaması, okulun faksının
bulunup bulunmaması, yöneticinin cinsiyeti, yöneticinin yaşı) ve medya
mensuplarının (yer, çalıştığı kurum, yaş, cinsiyet, çocuk sahip olup olmama,
meslekteki kıdemi, çalıştığı kurumdaki kıdemi, unvan, görev yaptığı servis,
medyadaki çalışma alanı, eğitim düzeyi, eğitim gördüğü alan, çalışma yeri) ayrı ayrı
demografik özelliklerini betimleyici frekans ve yüzde dağılımları çıkarılmıştır.
Ayrıca eğitim yöneticileri ve medya mensuplarının okul-medya ilişkileri
konusundaki görüşlerini karşılaştırmak ve bu değişkenlerin birbirine bağımlı olup
olmadığını belirlemek amacıyla ki kare (Chi-Square) analizleri yapılmış ve sonuçlar
tablolar halinde sunulmuştur.
Araştırmanın bulgular bölümünün son aşamasında eğitim yöneticilerinin sahip
oldukları çeşitli özelliklere göre, okul medya ilişkileri konusundaki görüşlerini
karşılaştırmak ve bu değişkenlerin birbirine bağımlı olup olmadıklarını da belirlemek
üzere yine “ki kare” (Chi-Square) analizleri yapılmıştır.
“Ki-kare” analizlerinde, herhangi bir hücrenin beklenen frekansının beşten az
olduğu durumlarda “ki kare” analiz sonuçları hiç verilmemiş, sadece tabloların
yüzdelik sonuçları değerlendirilmiştir.
Elde edilen veriler bilgisayarda “SPSS for Windows ver:15.0” programında
çözümlenmiş, manidarlıklar .05 düzeyinde sınanmış, diğer manidarlık düzeyleri
ayrıca belirtilmiş ve bulgular araştırmanın amaçlarına uygun olarak tablolar halinde
sunulmuştur.





TEZİN SONUÇLARI VE ÖNERİLERİ

5.1.SONUÇ
Hem eğitim yöneticileri hem de medya mensupları; televizyon, gazete gibi
medya yayınlarının ilköğretim çağı çocukları için daha çok görsel bilgi yüklü olup
çocuğun örgün bilgi birikimine değil çocuğun gelişimine katkıda bulunmayacak bilgi
tüketimine yönelik olduklarını çoğunlukla kabul etmişlerdir. Ancak medya
mensuplarının kabul ediş oranının eğitim yöneticilerininkinden anlamlı derecede
daha yüksek olması, araştırmanın en önemli bulgularından biridir
İlköğretim çağı çocuklarının medya yayınları içinde çoğunluk eğitim içerikli
yayınları takip etmesi konusunda eğitim yöneticileri de medya mensupları da
olumsuz görüşe sahiptirler. Ancak düşük düzeyde olsa da, eğitim yöneticileri, medya
mensuplarından daha fazla iyimser bakış sahip olmuşlardır.
okul yöneticileri ile medya mensupları arasında bilgi alışveriş
eksikliği bulunmaktadır .En kısa zamanda acilen okul yöneticileri ve medya
mensupları bir araya gelerek eğitime dair çocuk adına toplantılar
gerçekleştirmelidirler.
Hem resmî hem de özel okul yöneticileri, öğrencilerin medyadaki eğitim
programları ile ancak eğlenceli oldukları takdirde ilgilendiklerini açıklamışlardır.
Konu hakkında eşit görüşe sahiptirler.
5.2.ÖNERİLER
Bilgi çağında her alanda olduğu gibi eğitim alanında da hızlı değişimler
yaşanmaktadır. Bu hızlı değişimlere okul her yönüyle hazırlanmak zorundadır. Bunu
gerçekleştirecek olan ise okulu yöneten yöneticidir.
Okulların bilginin yeni biçimlerde üretilmesi ve dağıtılması esaslarına göre
yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Bu çerçevede okullar hem bilgi üretir hale
gelmeli hem de bilgiyi dağıtmalıdır. Bilginin üretiminin ve dağıtımının
geliştirilebilmesi için başvurulacak en etkili yollar sağlanmalıdır.
Bu konuda üniversitelerimizde yapılacak araştırmalara ciddî bir şekilde ihtiyaç
vardır. Burada amaç çocuğa en iyi eğitimi verip topluma hazırlamaktır.
Okul ve medya ilişkileri sorunlar ve fırsatları açısından önce analiz edilmeli,
birbirlerini destekleyecek şekilde yürütülmelidir.
Çocukla ilgili herkes üzerine düşen görevi yapmalıdır. Okuldaki eğitim-öğretim
dışında öğrencilerin çevreden öğrendikleri göz önünde bulundurularak
medyadan faydalanma, zararlarından korunma ve çocukların yararına dönüştürme
görevi eğitimcilerin, anne babaların ve medya mensuplarının görevidir.
Düşünülmesi gereken önemli bir konu eğitim ile medya arasında en verimli
ilişkinin nasıl sağlanacağıdır. Bu nedenle okulların amaçlarını bilgi toplumunun bu
yeni durumuna bir an önce uyarlamaları gerekmektedir.

 (a) Okul Yöneticileri İçin Öneriler
İlköğretim okullarının kendilerinin yayınladığı medya organları (gazete dergi) olmalıdır.
İlköğretim okullarında bilinçli medya malzemeleri ve sistemleri, yönetici, öğretmen ve öğrenci tarafından bilinçli olarak kullanılmalıdır. Yöneticilere ve öğretmenlere hizmet içi eğitim kursları verilmelidir.
Millî Eğitim Bakanlığı ve Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) işbirliği ile ilköğretim okullarında pilot uygulaması 2006-2007 yılında yapılan “medya okuryazarlığı” dersinin çocukları bilinçli medya kullanıcısı haline getirebilmesi için bu ders müfredatına ait program içeriğinin oluşturulmasında içeriğin sınıf seviyelerine göre düzenlenmesi, hizmet içi eğitim seminerlerinin daha kapsamlı oluşturulması gerekmektedir.
Öğretmenlerin medya okur yazarlığı seminerlerinde bu konuda çok iyi yetiştirilmesi, medyadaki çalışan uzmanlardan bu konuda destek alınması gerekmektedir. İletişim fakültesinden mezun olmuş kişilere pedagojik formasyon aldırarak, onlardan fayda sağlanmalıdır.
Medya ve okul dünyalarını birbirlerine yakınlaştırma amacına yönelik olarak eğitim fakülteleri ve hizmet içi eğitim seminerlerinde iletişim ve medya konularına dair müfredat güçlendirilmelidir.
İlköğretim okulları, etkinliklerini medyaya düzenli ve düzgün şekilde, halkla ilişkiler ve okul aile birlikleri kanalıyla bildirmelidirler.
İlköğretim okul yöneticilerinin diğer kriz plânları gibi (afet, deprem gibi) çevreyle ilişkilerde çıkan olası kriz durumları için de medya kriz plânı olmalıdır.
İlköğretim okul yöneticileri ve eğitim yöneticileri, medya yayınlarını gözleyerek yararlı ve zararlı gördükleri hususları, medyaya ve medya üst kurullarına bildirmelidirler. Medyanın olası zararlarından çocuğu korumalıdırlar.
Okulun bir görevi de aileyi eğitmektir. İlköğretim çağındaki çocuklarını medya organlarının yayınlarının olası olumsuz etkilerinden korumaları için aile bilinçlendirilmelidir. Okul tarafından uzman kişilerce ebeveyn seminerleri verilmelidir.
Okuldaki eğitim programlarının çocuk açısından psikolojik, fiziksel ve duygusal açıdan doyuruculuk özelliği olmalıdır. Öğrencilerin yaratıcı yenileştirici güçlerini ortaya çıkararak, bunları uygulamaya dönüştürecek şekilde oluşturmalıdır. Okulun kendini eğitim araç gereçleri kitle iletişim araçları ile yenilemesi gerekmektedir.
Eğitim programları bilgi çağının gerektirdiği şekilde yeniden düzenlenmeli, kitle iletişim araçlarının kişiye sunduğu sayısız bilgiyi, mesajı öğrencinin eğitim amacıyla yararlanmasının nasıl gerçekleştirileceği üzerinde durulmalıdır. Bu nedenle de okul kütüphaneleri güncel ve işlevsel hale getirilmeli okulda spor olanakları sağlanmalıdır.
Her okul kendi okulunun özelliklerine ait genel amaçlar çerçevesinde özel amaçlar geliştirmelidir. Öğretmen yetiştiren programlarda hizmet içi eğitim seminerlerinde kitle iletişim araçlarının kullanımına ilişkin dersler verilmelidir. Kitle iletişim araçları okula rakip (tehdit) değil destek olmalıdır.
Okul yönetimi veli ile birlikte öğrencinin yaşına uygun ve güvenli olan internet sitelerinin adreslerini belirlemelidir.
Eğitim kurumlarına düşen görev, çocuklara demokratik kültür ve iletişim modeli oluşturmayı öncelikli hedef olarak belirlemek, medyayı doğru okumalarını sağlamaktır.
Çocukların bakış açıları araştırmaya yöneltilmelidir. Sanalla gerçeği ayırma öğretilmelidir.
Çocukların medya içeriğine üretim yoluyla katkı sağlamaları da teşvik edilmelidir.
Okul yöneticileri ve öğretmenler, velilerle birlikte, üst düzey televizyon yetkililerine, yöneticilere ve haber konseylerine başvurarak, televizyondaki şiddet konusunda tepki vermelidirler.
Her yöneticinin alanıyla ilgili gelişmelerden haberdar edilmesi için medyadan yararlanması teşvik edilmeli, periyodik bültenler yayınlanmalıdır.
Her yöneticiye alanıyla ilgili bilimsel yayın yapabilme, yazılı ve görsel ürünler ortaya koyabilme yeteneği kazandırılmalıdır.
Yöneticilerin iletişim becerileri ve medya konusunda düzenlenen hizmet içi eğitim programlarına katılmaları sağlanmalıdır.
Okul yöneticilerinin, medyayla kurdukları iletişim becerilerini istenilen düzeye çıkarmak amacıyla okulda, çeşitli sosyal etkinliklere (informal toplantılar, bir proje üzerinde ortaklaşa çalışma gibi) yer verilmelidir
Okulların kurumsal yapısında (1) halkla ilişkiler uzmanının, (2) medya okuryazarlığı öğretmeninin ve (3) kütüphane ve araç-gereç öğretmeninin ayrıca olması gerekmektedir.
Eğitici televizyon yayınlarının olumlu toplumsal sonuçlar doğurabilmesi için,bu yayınların hazırlanması ve sunumunda, öğrenme-öğretme kuramlarının ve bu kuramlar doğrultusunda yapılan araştırmaların sonuçlarının dikkate alınması gerekmektedir.
Doğrudan eğitici özellik taşımayan programların yayın içeriklerinde, yayın saatlerinde çocuklara en uygun olabilecek ve onların ruhsal gelişimlerine zarar vermeyecek düzenlemeleri gerçekleştirmek ilke edinilmelidir.
Okul çocuğa medyayı anlamak ve medya üreticisi olabilmek için fırsat vermeli.
Okuldaki yönetici ise çevreye kapılarını kapatan değil çevreyle ilişki kuran yönetici olmalıdır.

(b) Medya Mensupları İçin Öneriler
Eğitim ve iletişim çalışmaları çoğaltılmalıdır. Okul ve medya işbirliği içinde olup birbirini desteklemelidir. Medya ve okul “medya aracılığı ile öğrenme” temelinde bağdaşlaştırılabilir.
Televizyon ve gazete gibi medya yayınlarında, eğitim programları ilköğretim çağındaki çocuklar için daha eğlenceli hale getirilmelidir.
Medya organları (televizyon, gazete gibi) ilköğretim okullarında kullanılmak üzere özel yayınlar hazırlamalı, sistemler kurmalıdır.
Medya ve okul dünyalarını birbirlerine yakınlaştırma amacına yönelik olarak İletişim  okulları ve fakültelerinde eğitim program ve yayınlarına dair müfredat güçlendirilmelidir.
Medya ve okul yöneticileri belirli dönemlerde kendi aralarında olmak üzere ortak toplantılar, paneller, seminerler, konferanslar düzenleyerek sorunları ve ilerlemeleri gözden geçirmelidirler.
Televizyon ve gazete gibi medya organları, ilköğretim çağı çocukları için program yaparken eğitim uzman ve kurumlarından da yardım alarak pedagoji ve bilgi toplumu oluşturmak konularına özen göstermelidirler.
Televizyon, gazete gibi medya yayınları ilköğretim okullarındaki etkinlikler ve olaylar ile ilgilenirken eğitim sistemini nasıl etkilediklerini düşünerek yayın yapmalıdırlar.
Medya organları tarafından üretilen bazı medya malzemelerinin bilinçli hazırlanması gerekmektedir.
Televizyon, gazete gibi medya yayınlarının ilköğretim çağı çocuklarını etkilediği düşüncesiyle medyada eğitim programı yapımcıları ve medya eğitim yazarları eğitim haberlerini hazırlarken medya etiğine ve pedagojik etiğe dikkat etmelidirler.
Televizyon, gazete gibi medya yayınları ilköğretim okullarındaki etkinlikler ve olaylar ile ilgilenmelidir.
Medyanın eğitim işlevi olduğu unutulmamalıdır. Medya çalışanlarına dönem dönem eğitim üzerine kurslar düzenlenmelidir.
Medya organları yayınlarında ilköğretimde okul-veli-öğrenci bağını desteklemeyi ve bu birliği zedelememeyi gözetmelidirler.
Medya organları yayınlarında ilköğretim okullarının diğer toplumsal öğeler /guruplar ile bağını desteklemeyi ve bu birliği zedelememeyi gözetmelidirler.
Medya, eğitime gereken önemi vermelidir. Gazetelerdeki eğitim sayfalarının sayıları çoğaltılmalı, eğitim sayfası olmayan gazeteler de ise sayfa oluşturulmalıdır. Eğitim haber ajanslarının kurulması ve eğitim muhabirlerinin artırılması ya da eğitim servislerinde görevli muhabirlerin sadece eğitim alanına bakmaları sağlanmalıdır. Eğitim sayfası magazin ve spor kadar gerekli ilgiyi ve desteği görmelidir. Kurumlar eğitime de yatırım yapmalıdırlar.
Türkiye’de faaliyet gösteren bütün medya kuruluşları yayın ilkelerinin uygulanıp uygulanmadığı konusunda iç denetimi sağlayacak bir sistem oluşturmalıdır. Bu sistem, medya içeriğinin çocuklar ile ilgili konular söz konusu olduğunda öneri geliştirebilecek danışma organları barındırmalıdır.
Medya kuruluşları çocukların ve çocuk hakları sözleşmesinde yer alan maddelere dikkat etmelidir. Görevlerini tiraj ve reyting yüksek kaygıdan uzak tutarak gerçekleştirmelidir.
Medya kuruluşları, ebeveyn, okuyucu, izleyici konseyleri oluşturmalıdır. Medya mensuplarına meslek içi eğitim seminerleri verilmelidir.
Gazete, dergi, radyo, televizyon ve interneti kullanarak medya ortamında faaliyet gösterenler ürettikleri içeriğin yazdıkları yazının hazırladıkları programın öncelikle çocuklara ulaştığının bilinciyle ve sorumluluğu ile hareket etmelidirler.
Medya kuruluşları okul haber ve programlarının yapılmasında eğitim muhabirliği ve programcılığın uzmanlık alanı olarak geliştirilmesini sağlamalıdır.Eğitim alanında çalışacak medya mensuplarına eğitim, psikoloji, pedagoji bilgi toplumu konularında eğitim alma ve kendini geliştirme imkânı sağlanmalıdır. Eğitimdeki uzman kişilerden ve akademisyenlerden destek alınmalıdır.
Medya mensubuna, mesleğin kabulünde çocuğu korumaya yönelik birtaahhütname imzalamaları sağlanmalıdır.
Medya okuryazarlığı dersinin, ana baba seminerleriyle de verilmesi sağlanmalıdır. Anne baba da bilinçli medya okur yazarı olmalıdır. Bu konuda programlar hazırlanmalıdır.
Medya yayınlarında izleyici dinleyici okuyucuların arasında çocukların da olabileceği ihtimali göz önünde bulundurularak çocuklar üzerinde yaratacağı etkiler göz önünde bulundurulmalıdır.
Medya deyince haber ve magazin medyacılığı akla gelmektedir. Okul faaliyetlerine ve öğrenmeye destek olan eğitim medyasının gereken önemin verilmesi ve güçlendirilmesi gerekmektedir.
Eğitim açısından medya çalışanlarında pedagojik formasyon kazandırılmalıdır. Yasal değişikliklerle basım-yayım hizmetleri veren medya kuruluşlarında eğitim muhabiri istihdam edilme zorunluluğu ile ilgili yasal değişiklik olmalıdır.
Medyaya düşen görev, toplumun her kesimine uygun düşen eğitimsel program ve yayınlar hazırlamak, bunların toplumsal bütünlüğe, bireylerin bilinçlenmesine ve yaratıcılığına katkıda bulunmasına dikkat etmektir. Eğitimcilere düşen görev ise kitle iletişim araçlarına her şeyden önce bir eğitim aracı gözü ile bakmak ve eğitimin amaçlarına göre onlardan yararlanmaktır.

 (c) Araştırmacılar İçin Öneriler
Bu araştırmada, Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilmesinden ve literatüre ışık tutma hedefinden dolayı, okul ve medya ilişkileri daha geniş alınmıştır. Araştırma bulgularının tek tek ve daha derin incelenerek okul ve medya ilişkisinin her boyutuna farklı çalışmalar olarak konu yapılmasında yarar görülmektedir. Araştırmanın amacı okul ve medya ilişkiler olduğu için ilişki türlerine bakılmıştır. Okulun medyayla olan her ilişkisi (okulda medya eğitimi, çocuğun
toplumsallaşmasında medyanın rolü=medyanın eğitim işlevi, okul halkla ilişkilerinin medyayla olan ilişkileri) başka araştırmacılar tarafından tek tek incelenmesi önerilmektedir.
Kuşkusuz araştırma konumuz olan ilköğretim okul yöneticiler dışındaki diğer yöneticiler ve öğretmenlerin de medyayla olan ilişkileri incelenebilir. Okul haberleri ve medya ilişkisi çalışması yapılabilir. Okul haberciliğinde etik değerler araştırılması gereken konular arasında
sayılabilir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ORMANCILIKTA LİYAKAT

  Bu yazı, Orman ve Av Dergisinin 2021 yılı 5. sayısında yayımlanmıştır; kaynak gösterilerek yararlanılabilir. Benlik saygısı, bireyin kendi...